İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), bazı basın yayın organlarında yer alan "AFAD'da İBB'siz deprem toplantısı yaptılar" iddiasının gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Açıklamada, İstanbul'da meydana gelen depreme ilişkin AFAD Başkanlığı'nda yapılan değerlendirme toplantısına İBB Başkan Vekili Nuri Aslan'ın da katıldığı belirtildi.

Toplantıya Kimler Katıldı?

DMM'nin açıklamasına göre, toplantıya İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun yanı sıra, ilgili kurumların yetkilileri ve İBB Başkan Vekili Nuri Aslan katıldı.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

• "Bazı basın yayın organlarında yer alan, 'AFAD'da İBB'siz deprem toplantısı yaptılar' iddiası doğru değildir."
• "İstanbul'da meydana gelen depreme ilişkin AFAD Başkanlığında gerçekleştirilen değerlendirme toplantısına, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu katılmıştır."
• "Bahse konu toplantıda ilgili kurumların yetkililerinin yanı sıra, İBB Başkan Vekili Nuri Aslan da hazır bulunmuştur."

Nuri Aslan Toplantıda mıydı?

Açıklamada, Nuri Aslan'ın toplantıya katılımı fotoğraflarla da belgelendiği belirtildi. Aslan'ın toplantı sonrası basın açıklamalarının ardından AFAD merkezinden ayrıldığı bilgisi de paylaşıldı.

Dolayısıyla, depremle ilgili değerlendirme toplantılarına İBB'nin çağrılmadığı yönündeki iddiaların tamamen gerçek dışı olduğu vurgulandı. DMM, kamuoyunu manipüle etmeye yönelik asılsız iddialara itibar edilmemesi çağrısında bulundu.

Dezenformasyon Uyarısı

İletişim Başkanlığı'nın bu açıklaması, kamuoyunu yanıltmaya yönelik dezenformasyon girişimlerine karşı önemli bir uyarı niteliği taşıyor. Özellikle afet dönemlerinde doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmak, yanlış bilgilendirmelerin önüne geçmek büyük önem arz ediyor. Yetkililer, bu türden asılsız iddialara karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor.

AFAD'daki deprem toplantısına İBB'nin davet edilmediği iddiasının asılsız çıkması, dezenformasyonun ne kadar hızlı yayılabileceğini ve kamuoyunu nasıl yanıltabileceğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu durum, vatandaşların haber kaynaklarını sorgulamaları ve doğruluğundan emin olmadıkları bilgileri paylaşmaktan kaçınmaları gerektiğinin altını çiziyor.