Türkiye'nin ilk atom mühendisi Ahmed Yüksel Özemre, bilim ve teknolojiye adanmış bir ömür sürdü. Nükleer bilimler alanındaki çalışmaları, Osmanlı kültürüne olan bağlılığı ve Türkiye'nin enerji politikalarına yön veren fikirleriyle iz bıraktı. Vefatının yıl dönümünde, Özemre'nin hayatına ve mirasına yakından bakıyoruz.

Münevver Bir Mühendis: Ahmed Yüksel Özemre

Ahmed Yüksel Özemre, sadece bir mühendis değil, aynı zamanda münevver bir entelektüeldi. Galatasaray Lisesi'nde aldığı eğitim, onu hem bilimsel bilgiyle donattı hem de Osmanlı kültürüne derin bir bağ kurmasını sağladı. "Galatasarayı Mekteb-i Sultânîsî’nde Sekiz Yılım" adlı kitabında, bu dönemin kişiliği üzerindeki etkilerini detaylı bir şekilde anlatır.

Özemre, matematik ve fen bilimlerinde derin bilgiye sahip olmasının yanı sıra, Türk kültürü ve geleneklerine de hakimdi. Müslüman Osmanlı kimliğinin bilincinde bir bilim adamı olarak, hem bilimsel çalışmalarıyla hem de kültürel mirası yaşatma çabasıyla öne çıktı.

Çift Kanatlı Einstein: Bilim ve Kültürün Harmanı

Ahmed Yüksel Özemre'yi "çift kanatlı" olarak tanımlamak mümkündür. Bir yandan atom mühendisliği alanında uzmanlaşırken, diğer yandan Türk kültürüne ve tarihine derin bir ilgi duyuyordu. Felsefeyle de yakından ilgilenen Özemre, bilim ve kültürü bir araya getiren nadir isimlerden biriydi.

Galatasaray Lisesi'ndeki arkadaşları tarafından Albert Einstein lakabıyla anılan Özemre, zekası ve çalışkanlığıyla dikkat çekiyordu. Hocaları da onun başarılı bir bilim adamı olacağına inanıyordu.

Çernobil Komplosu ve Nükleer Enerji Savunusu

Ahmed Yüksel Özemre, Türkiye Atom Enerjisi Başkanı olarak görev yaptığı dönemde, Çernobil Nükleer Santrali'nde meydana gelen patlama sonrası önemli açıklamalarda bulundu. Elindeki kısıtlı imkanlara rağmen, Türkiye'nin radyasyondan çok fazla etkilenmeyeceğini savundu ve gerekli önlemlerin alınması için çalıştı. Bu süreci "Çernobil Komplosu" adlı kitabında detaylı bir şekilde anlattı.

Özemre, hem görev yaptığı dönemde hem de emekli olduktan sonra, Türkiye'nin nükleer enerjiye geçmesi gerektiğini savunmaktan vazgeçmedi. Nükleer enerjinin çevre dostu olduğunu ve Türkiye'nin enerji bağımsızlığı için önemli bir adım olduğunu vurguladı. Akkuyu Nükleer Santrali'nin kurulması fikrini hararetle destekledi.

• Nükleer enerji çevre dostudur.
• Nükleer santraller sera etkisine veya asit yağmurlarına neden olmaz.
• Türkiye'nin enerji bağımsızlığı için nükleer enerji önemlidir.

Ahmed Yüksel Özemre, Türkiye'nin nükleer enerjiye sahip olmaması için dışarıdan planlanan girişimlere karşı da uyarılarda bulundu. Ülkenin enerji politikalarının bağımsız bir şekilde belirlenmesi gerektiğini savundu.

Ahmed Yüksel Özemre, disiplinli çalışmaları, örnek kişiliği ve Türkiye'ye olan bağlılığıyla unutulmaz bir bilim adamı olarak tarihe geçti. Onun mirası, Türk gençliğine ilham vermeye devam ediyor. Nükleer enerji alanındaki vizyonu ve Türkiye'nin enerji bağımsızlığı için yaptığı çalışmalar, gelecek nesiller için yol gösterici olmaya devam edecek.