Ayşe Barım Hücresinde Bayıldı Mı? Avukatlar Şoke Eden Detayı Açıkladı!
Gündem

Ayşe Barım Hücresinde Bayıldı Mı? Avukatlar Şoke Eden Detayı Açıkladı!


21 June 20255 dk okuma2 görüntülenmeSon güncelleme: 21 June 2025

Ceza hukukçusu Prof. Dr. Hasan Sınar, "etki ajanlığı" ve "hükümeti ortadan kaldırmaya yardım etmek" suçlamalarıyla tutuklanan menajer Ayşe Barım'ın sağlık durumuyla ilgili çarpıcı bir iddiayı gündeme getirdi. Sınar, avukatların kendisine aktardığı bilgilere dayanarak, Barım'ın son bir ayda hücresinde dört kez baygın halde bulunduğunu açıkladı. Bu durum, kamuoyunda büyük bir merak ve endişe yarattı.

Ayşe Barım'ın Sağlık Durumu Ciddileşiyor Mu?

Prof. Dr. Hasan Sınar, katıldığı bir canlı yayında konuya ilişkin şu ifadeleri kullandı: "Dün avukat arkadaşları bahsettiler. Son bir ayda 4 kez hücresinde bayılmış vaziyette, kendinden geçmiş vaziyette infaz koruma memurları tarafından bulunmuş." Bu açıklama, Ayşe Barım'ın sağlık durumunun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Peki, bu bayılmaların nedeni ne olabilir? Tutukluluk koşulları mı, altta yatan bir sağlık sorunu mu, yoksa başka bir etken mi söz konusu? Bu soruların yanıtları henüz netlik kazanmış değil.

Hukuki Süreç Nasıl İlerleyecek?

Ayşe Barım'ın tutukluluğu ve sağlık durumuyla ilgili gelişmeler, hukuki sürecin seyrini de etkileyebilir. Avukatların bu bilgiyi kamuoyuyla paylaşması, Barım'ın sağlık durumunun yakından takip edilmesi ve gerekli tıbbi müdahalelerin yapılması için bir çağrı niteliği taşıyor. Aynı zamanda, bu durum, tutukluluk koşullarının insan haklarına uygunluğu ve cezaevi yönetiminin sorumlulukları gibi konuları da yeniden gündeme getiriyor.

Cezaevi Koşulları ve Sağlık Hakkı

Cezaevlerindeki tutuklu ve hükümlülerin sağlık hakkı, uluslararası insan hakları sözleşmeleri ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası tarafından güvence altına alınmıştır. Her bireyin, nerede olursa olsun, temel sağlık hizmetlerine erişim hakkı vardır. Ancak, cezaevi koşulları, bu hakkın etkin bir şekilde kullanılmasını zorlaştırabilir. Özellikle, kronik rahatsızlıkları olan veya psikolojik sorunlar yaşayan tutuklu ve hükümlüler için cezaevi ortamı daha da zorlayıcı olabilir.

  • Cezaevlerinde yeterli sayıda doktor ve sağlık personelinin bulunması
  • Tıbbi cihaz ve ilaçların temin edilmesi
  • Acil durumlarda hızlı müdahale imkanının sağlanması
  • Psikolojik destek hizmetlerinin sunulması

Bu gibi önlemler, tutuklu ve hükümlülerin sağlık hakkının korunması için büyük önem taşımaktadır.

Ayşe Barım'ın hücresinde baygın bulunması, cezaevi koşullarının ve sağlık hizmetlerinin yeterliliği konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Bu durum, yetkililerin konuya daha fazla hassasiyet göstermesi ve gerekli önlemleri alması gerektiğinin altını çiziyor. Umuyoruz ki, Ayşe Barım'ın sağlık durumu bir an önce düzelir ve hukuki süreç adil bir şekilde sonuçlanır.