Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki kararlı duruşu, bölgedeki enerji dengelerini alt üst etmeye devam ediyor. İsrail, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Yunanistan arasında planlanan deniz altı elektrik kablosu projesi, Ankara'nın sert tepkisi üzerine bir kez daha durduruldu. Peki, bu durumun ardında yatan sebepler neler? Türkiye'nin hamleleri, bölgedeki diğer aktörlerin stratejilerini nasıl etkiliyor?
Yunanistan ve İsrail Arasında Gergin Bekleyiş
Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in Mart ayındaki İsrail ziyaretinde yeniden gündeme gelen proje, Türkiye'nin deniz yetki alanını ihlal ettiği gerekçesiyle Ankara tarafından sert bir şekilde eleştirilmişti. Türkiye Milli Savunma Bakanlığı, bölgede Türkiye ve KKTC'nin haklarını yok sayan projelere izin verilmeyeceğini açıkça belirtmişti. Bu gelişmeler üzerine Yunanistan, projenin başlatılmasını tekrar ertelemek zorunda kaldı.
Türkiye'nin bu kararlı tutumu, Yunanistan ve İsrail arasında gergin bir bekleyişe neden oldu. Atina ve Tel Aviv, Ankara'nın hassasiyetlerini göz ardı ederek bölgesel enerji projelerinde ilerlemenin mümkün olmadığını bir kez daha anlamış oldu.
Yunanistan'dan Fransa'ya Silah Siparişi
Projenin ertelenmesine rağmen, Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı savunma gücünü artırma çabaları dikkat çekiyor. Atina yönetimi, Fransa ortaklı füze sistemi üreticisi MBDA firmasıyla "Exocet" tipi 16 gemisavar füze alımı için anlaşma imzaladı. Bu adım, Türkiye'nin bölgedeki kararlı duruşuna karşı bir tepki olarak değerlendiriliyor. Ancak, uzmanlar bu tür hamlelerin bölgedeki gerginliği tırmandırmaktan başka bir işe yaramayacağını belirtiyor.
Yunanistan'ın bu adımı, aynı zamanda Fransa ile olan ilişkilerini de güçlendirme amacı taşıyor. Ancak, bu durumun Türkiye-Yunanistan ilişkilerini daha da karmaşık hale getireceği öngörülüyor.
ABD'nin Soğuk Tavrı İsrail'i Zorladı
İsrail Başbakanı Netanyahu’nun ABD ziyaretinde beklediği desteği bulamaması, Atina'nın projeyi daha temkinli değerlendirmesine yol açtı. Bu gelişme, İsrail'in bölgedeki stratejik planlarını zora sokarken, Atina'nın da ABD ve Türkiye arasında denge kurma çabasını ortaya koydu. Uzmanlar, Yunanistan'ın ABD'nin Türkiye'yi önemseyen tavrı karşısında İsrail’in projesini destekleyemediğini ifade ediyor.
Bu durum, ABD'nin Doğu Akdeniz'deki dengeleri gözeterek hareket ettiğini gösteriyor. Washington'un Türkiye'yi dışlamayan politikası, bölgedeki diğer aktörleri de daha dikkatli davranmaya yöneltiyor.
Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki kararlı duruşu, bölgedeki enerji projelerini doğrudan etkiliyor. Ankara'nın onayı olmadan hiçbir projenin hayata geçirilmesi mümkün görünmüyor. Bu durum, Türkiye'nin bölgedeki stratejik önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Yunanistan ve İsrail'in, Türkiye'yi dışlayarak yürüttükleri projelerin sürdürülebilir olmadığı açıkça görülüyor. Gelecekte, bölgedeki enerji denklemlerinde Türkiye'nin daha aktif bir rol oynaması bekleniyor.
