Türk Eğitim Sen Nevşehir Şube Başkanı Tayfur Urgenç, proje okullarında yaşanan atama sorunlarına dikkat çekerek sert eleştirilerde bulundu. Urgenç, okulların STK ve sendika görünümlü çetelerin direktifleriyle yönetildiğini ve bunun yeni bir paralel yapılanma projesi olduğunu iddia etti.
Bakanlık Eleştirisi ve Çağrı
Başkan Urgenç, Milli Eğitim Bakanlığı'nı 15 Temmuz'dan ders almamakla suçlayarak, proje okullarının bu türden yapılara teslim edildiğini savundu. "Bakanlık 15 Temmuz'dan ders almamış, proje okullarını STK görünümlü, sendika görünümlü çetelere teslim etmiştir. Bunun sorumlusu bakanlık yetkilileri, dolayısıyla bakandır." şeklinde konuştu. Urgenç, yetkililere seslenerek "Delikanlı olun" çağrısında bulundu ve bu durumu düzeltmek için adım atmalarını istedi.
Urgenç, proje okullarının köklü bir şekilde çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, atamaların yazılı sınav veya diğer okulların atama yönetmeliğine göre yapılması gerektiğini belirtti. Aksi takdirde, bu okullarda eğitim yerine komedi tiyatrosu yapılacağını iddia etti.
"Proje Okulları Kimsenin Çiftliği Değildir"
Başkan Urgenç, proje okullarının kimsenin babasının çiftliği olmadığını hatırlatarak, sınavla öğrenci alan ve akademik başarısı yüksek çocukların öğrenim gördüğü bu okullara yapılan atamaların şeffaf olmaması durumunda mağduriyetler yaşanacağını dile getirdi. "Sınavla öğrenci aldığımız nitelikli birçok okulumuzu siyasal, sendikal, ideolojik tahakküm ve egolara mahkum etmiş olmamızın vebalini kim üstlenecek?" diye sordu.
Proje Okullarının Önemi ve Geleceği
Proje okulları, Türkiye'deki eğitim sisteminde önemli bir yere sahiptir. Bu okullar, genellikle sınavla öğrenci alır ve akademik başarılarıyla öne çıkarlar. Ancak, son dönemde yapılan atamalar ve yönetimsel sorunlar, bu okulların geleceği hakkında endişelere yol açmaktadır. Türk Eğitim Sen Başkanı Tayfur Urgenç'in eleştirileri, bu endişeleri daha da artırmış ve proje okullarının yeniden yapılandırılması gerekliliğini gündeme getirmiştir.
Eğitim camiasında yankı uyandıran bu açıklamalar, proje okullarının geleceği ve eğitimdeki liyakat ilkesinin korunması adına önemli bir tartışma başlatmıştır. Umarız yetkililer bu eleştirileri dikkate alarak, proje okullarının daha şeffaf ve adil bir şekilde yönetilmesi için gerekli adımları atarlar. Aksi takdirde, Türkiye'nin geleceği olan gençlerin eğitim hayatında telafisi mümkün olmayan zararlar ortaya çıkabilir.
