Anahtar Parti Nevşehir İl Başkan Yardımcısı Cemil Çöloğlu, katıldığı bir televizyon programında "barış süreci" olarak adlandırılan girişimlere yönelik sert eleştirilerde bulundu. Sürecin meşruiyetinin halkın iradesiyle belirlenmesi gerektiğini savunan Çöloğlu'nun açıklamaları siyaset gündemine bomba gibi düştü.
"Bu Sürece İhtiyacımız Yok"
Süreci hem siyasi parti olarak hem de bireysel olarak kabul etmediklerini belirten Çöloğlu, Türkiye'nin savunma sanayisindeki ilerlemelerine dikkat çekti. "Bizim bu sürece ihtiyacımız yok. Türkiye Cumhuriyeti’nin savunma sanayisi dünya çapında ilerleme kaydetti, İHA ve SİHA’larımız tüm dünyada konuşuluyor. Böyle bir ortamda terör örgütleriyle barış adı altında yürütülen bir süreci kabul etmemiz mümkün değil" ifadelerini kullandı.
Çöloğlu, Suriye'nin kuzeyinde kurulmak istenen sözde Kürdistan projesine de değinerek, bu yapıların PKK, YPG ve PYD gibi terör örgütleri üzerinden şekillendiğini vurguladı. "Suriye’de adım adım bir devlet kuruluyor. Yaklaşık 120 bin silahlı unsurdan bahsediyoruz. PKK’yı normalleştirirsek, YPG ve PYD de meşrulaşır. Bu da ileride çok daha büyük tehditlere kapı açar" şeklinde konuştu.
Büyük Ortadoğu Projesi İddiası
Barış sürecinin ABD, Avrupa ve İsrail destekli bir proje olduğunu iddia eden Çöloğlu, "Bu süreci Büyük Ortadoğu Projesi’nin bir parçası olarak görüyoruz. Irak, Suriye ve Mısır örneklerinde olduğu gibi bu coğrafyada dış güçlerin güdümünde devletçikler kurulmak isteniyor" dedi.
Türkiye'nin Kürt vatandaşlarıyla bir sorunu olmadığını da vurgulayan Çöloğlu, "Biz binlerce yıldır birlikte yaşıyoruz. Sorun, bu halkı temsil etmeyen terör örgütleriyle. Bizim muhatabımız Kürt halkı değil, terör örgütleri. Bu süreç, terörle mücadeleyi sekteye uğratır" ifadelerini kullandı.
"Referanduma Gidilmeli"
Konuşmasında şehitlere de değinen Çöloğlu, "40-50 bin şehidimiz, 10-15 bin gazimiz var. 3 trilyon dolara yakın da maddi kaybımız söz konusu. Ancak mesele para değil, vatandır. Bu süreç şehitlerimizin kemiklerini sızlatır" diyerek tepkisini dile getirdi. Çöloğlu, böylesine kritik bir meselenin mutlaka halkın onayına sunulması gerektiğini vurguladı. "Cumhurbaşkanımız seçilmiştir, meşrudur. Ancak bu mesele halkın görüşüne sunulmalıdır. Referanduma gidilmeli. Emin olun, Kürt vatandaşlarımızın da büyük çoğunluğu bu sürece evet demez" şeklinde sözlerini tamamladı.
Cemil Çöloğlu'nun bu açıklamaları, "barış süreci" tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Sürecin geleceği ve halkın bu konudaki görüşü merak konusu olmaya devam ediyor. Özellikle referandum çağrısı, siyasi arenada yankı uyandıracak gibi görünüyor.
