Nevşehir İl Müftülüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın hazırladığı 11 Temmuz 2025 Cuma hutbesinin konusunu açıkladı: "Sahih Dini Bilginin Önemi". Bu haftaki hutbe, İslam'ın doğru anlaşılması ve yaşanmasında doğru bilginin gerekliliğini vurgulayacak. Aynı zamanda hurafelerden ve dini istismardan uzak, ilim temelli bir dini anlayışa sahip olmanın önemi üzerinde durulacak.

Sahih Bilginin Önemi

Önümüzdeki Salı günü, 15 Temmuz hain darbe girişiminin yıldönümü. O gece, milletimizin birliği ve vatanımızın bütünlüğü hedef alındı. Ancak Allah'ın yardımı, devletimizin dirayeti ve milletimizin cesaretiyle hainlerin tuzakları bozuldu. O gece, istiklal ve istikbalimize kast eden dâhili ve harici şer odaklarına karşı hep birlikte direndik. Minarelerden yükselen salâlar eşliğinde, birlik ve beraberlik ruhuyla vatanımıza göz dikenlerin emellerini boşa çıkardık. Yüce dinimiz İslam, insana izzet ve şeref kazandıran, güven ve istikamet veren bir dindir. Ancak tarih boyunca bazı kişiler İslam'ı kendi çıkarlarına alet etmekten çekinmediler. İnsanların dini inançlarını istismar ederek hain planlarını gerçekleştirmeye çalıştılar. Allah'ın adını, Kur'an-ı Kerim'i ve Sevgili Peygamberimiz'i (s.a.s) bile amaçlarına ulaşmak için araç olarak kullandılar.

Unutulmamalıdır ki, Allah ve Resûlünün sevgisiyle dolu gönüller, sahih ve sağlam din bilgisiyle aydınlanmış zihinler var oldukça hiçbir istismarcı emeline ulaşamayacaktır. Vatanına, milletine, dinine ve devletine bağlı nesiller yetiştikçe, aklını, kalbini ve ruhunu şeytana teslim eden hiçbir hain milletimize diz çöktüremeyecektir. Yüce Rabbimiz, iman eden kullarını asla yalnız bırakmayacağını müjdelemektedir: "Allah, iman edenlerin dostudur. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır." (Bakara, 2/257)

Kur'an ve Sünnet Işığında Sahih Bilgi

15 Temmuz ihaneti bize göstermiştir ki, temelini Kur'an ve sünnetin oluşturduğu sahih dini bilgi vazgeçilmezdir. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: "Size iki şey bıraktım. Onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar: Allah’ın Kitabı ve Peygamberinin sünnetidir." (Muvatta, Kader, 3)

Sahih dini bilgi; inancımızın yaşanmasında, korunmasında ve geleceğe aktarılmasında en güvenilir sığınak ve en sağlam kalkandır. Sahih dini bilginin hâkim olduğu toplumda; bidat ve hurafeler vücut bulamaz, istismara ve istismarcılara kapı aralanamaz, fitne ve fesat ateşi tutuşturulamaz. Din, vatan ve millet aidiyeti yok sayılamaz. Allah ve Resûlünün önüne hiçbir kişi ya da ideoloji geçirilemez.

İstismarcılara Karşı Uyanık Olun

Bugün de milletimizin birliğini ve kardeşliğini hedef alan, ümmet-i Muhammed'in geleceğini tehdit eden istismarcı kişi ya da yapılar sinsi emellerinden vazgeçmiş değillerdir. Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyurmuştur: "Mümin, bir delikten iki kere ısırılmaz." (Buhari, Edeb, 83) Bu uyarıyı dikkate alarak tedbiri elden bırakmamalıyız. Aile yapımızı, ibadetlerimizi, mukaddes değerlerimizi istismar etmek isteyenlere karşı bilinçli, sağduyulu ve ferasetli olmalıyız. Allah'ın bizlere emaneti olan çocuklarımızla ve gençlerimizle bizzat ilgilenmeli, onları istismarcıların ve sapkın ideolojilerin insafına terk etmemeliyiz. Onların sahih dini bilgiyi, doğru yöntem ve metotlarla, sağlam kaynaklardan, ehil ve liyakatli kişilerden almalarına özen göstermeliyiz.

• Çocuklarımızı ve gençlerimizi koruyalım.
• Doğru kaynaklardan bilgi edinmelerini sağlayalım.
• İstismarcılara karşı uyanık olalım.

Bu vesileyle geçmişten günümüze din, vatan ve mukaddesat uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, kahraman gazilerimizi minnet ve şükranla yâd ediyorum. Hutbeyi Allah Resûlü (s.a.s)’in şu hadisiyle bitiriyorum: “Dini dünya işlerine alet eden insan ne kötüdür! Arzu ve isteklerinin kendisini saptırdığı insan ne kötüdür!”