Birkaç gün önce yaşanan ve ulusal televizyonlarda yeterince yer almayan önemli bir gelişme, "üç Türki Cumhuriyet Güney Kıbrıs’ta elçilik açtı" başlığı altında duyuruldu. Bu durum, toplumsal meselelerin günlerce tartışıldığı bir ortamda, bu denli önemli bir konunun kısa bir haber süresinde geçiştirilmesi düşündürücü.

Ankara Neden Sessiz?

Adı geçen Türki Cumhuriyetler, Özbekistan, Kazakistan ve Türkmenistan, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) mensubu. Eski Başbakan Binali Yıldırım'ın başkanlığını yaptığı Aksakallar Konseyi'nden veya ilgili bakanlıklardan henüz doyurucu bir açıklama yapılmadı. Ankara ise sessizliğini koruyor.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni (KKTC) tanıyan tek ülke Türkiye. Azerbaycan dahil hiçbir Türk devleti KKTC'yi devlet olarak tanımıyor. BM dahil birçok ülke, "Kıbrıs Cumhuriyeti" adı altında adanın tamamını kastederek Güney Kıbrıs Rum Devletini tanıyor. Peki, tarih boyunca "Gardaşımız" dediğimiz, iki devlet bir millet anlayışıyla yaklaştığımız bu ülkelere ne oldu da böyle bir karar aldılar?

12 Milyar Euro'nun Bedeli Mi?

Haberin detaylarına inildiğinde üzücü bir gerçek ortaya çıkıyor: AB, Özbekistan, Kazakistan ve Türkmenistan'a bazı yatırımlar için toplam 12 milyar Euro verecek. Ancak bu yardımın bir şartı var: Bu üç devletin AB üyesi olan Güney Kıbrıs'ı devlet olarak tanıması gerekiyor. Aksi takdirde, Güney Kıbrıs Rum kesimi bu paranın verilmesini veto edecek. Bu nedenle, bu üç devlet hızlıca Güney Kıbrıs'ta elçilik açma kararı aldı.

Bu gelişmelerin ardından AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB'nin stratejik ortaklık kapsamında bu ülkelere 12 milyar Euro verileceğini açıkladı.

Sonuç

Bu durum, "Gardaşlarımız bizi 12 milyar Euro'ya sattı" şeklinde yorumlanabilir. Bu gelişme, Türkiye'nin Türk dünyası ile ilişkileri ve KKTC'nin tanınma çabaları açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Bu durumun uzun vadede nasıl sonuçlar doğuracağını zaman gösterecek.