
Türkiye'de Yapay Zeka Girişimleri Patladı! İşte Son Rakamlar
Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi (TRAI) tarafından hazırlanan ve düzenli olarak yayınlanan Yapay Zeka Girişimleri Haritası güncellendi. 2025 yılının ilk çeyreği itibarıyla haritaya 15 yeni girişimin eklenmesiyle Türkiye'deki toplam yapay zeka girişimi sayısı 393'e ulaştı.
Türkiye'nin Yapay Zeka Potansiyeli
2017 yılından bu yana yapay zeka girişim haritasını güncelleyen TRAI, Türkiye'nin bu alandaki potansiyelini gözler önüne seriyor. Girişimlerin 9 ayrı kategoriye dağılması, ekosistemin genişlediğini ve teknolojinin farklı alanlarda yayıldığını gösteriyor.
Kategori bazlı dağılımda Üretken Yapay Zeka, Makine Öğrenmesi ve Doğal Dil İşleme alanlarındaki büyüme dikkat çekiyor. 4 yeni girişimin eklendiği Üretken Yapay Zeka kategorisi toplamda 38 girişime ulaştı. Öngörü ve Veri Analitiği kategorisi ikinci sıraya yerleşirken, Makine Öğrenmesi üçüncü sırada yer aldı. Yapay Görü kategorisinde ise sayı sabit kaldı. Akıllı Platformlar (19 girişim) ve Nesnelerin İnterneti (17 girişim) gibi gelişmekte olan kategorilerde de artışlar kaydedildi.
Yeni eklenen 15 girişimden 4'ünün Üretken Yapay Zeka, 2'sinin Veri Analitiği ve diğerlerinin çeşitli kategorilere dağılması, yerli girişimlerin teknoloji trendlerini yakından izlediğini ve farklı alanlarda yenilikçi çözümler geliştirmeye devam ettiğini gösteriyor. İçerik üretimi, dil modelleme ve kişiselleştirilmiş yapay zeka uygulamalarına olan ilgi, bu alanların Türkiye ekosisteminde stratejik önem kazandığını ortaya koyuyor.
Girişimcilikte Yeni Yönelimler
TRAI Genel Müdürü Can Sinemli, Türkiye'deki girişimlerin özellikle dil modelleme ve video üretimi gibi alanlarda yoğunlaşmaya başladığını belirtiyor. Sinemli, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
Türkiye’deki girişimlerin özellikle dil modelleme ile video üretimi gibi alanlarda yoğunlaşmaya başladığını gözlemliyoruz. Üretken yapay zekanın yeni nesil uygulamaları, girişimlerin yalnızca teknoloji üretmesini değil; küresel rekabet ortamında fark yaratacak çözümler geliştirmesini sağlıyor. Önümüzdeki dönem bu alanlarda kurulan girişimlerin çok daha görünür olacağını düşünüyorum.
Büyük dil modelleri ve video üretim teknolojileri, 2025 yılının teknoloji gündeminde öne çıkan başlıklardan biri oldu. Bu eğilim, Türkiye'deki girişimlere de yansıyor. Üretken yapay zeka, girişimlerin küresel rekabette fark yaratacak çözümler geliştirmesini sağlıyor.
Yapay zeka ekosistemindeki bu hızlı büyüme, Türkiye'nin teknoloji alanındaki potansiyelini ve dinamizmini gösteriyor. Girişim sayısındaki artış, ülkenin yapay zeka alanında önemli bir oyuncu olma yolunda ilerlediğinin kanıtı niteliğinde. Üretken yapay zeka, dil modelleme ve video üretimi gibi alanlardaki yoğunlaşma, Türkiye'nin gelecekte bu teknolojilerde söz sahibi olabileceğini işaret ediyor.